Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış, 15 Temmuz döneminde 160’ya yakın atılan personel olduğunu belirterek, "Allame-i cihan da olsa vatan hainleriyle işimiz olmaz" dedi.
Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış, Erciyes Üniversitesi’nin hayırseverlerin gözünde ayrı bir yeri olduğunu söyledi. Tıp Fakültesi’nin kuruluş yıl dönümünde hayırseverlere verdikleri desteklerden dolayı plaket takdim ettiklerini anlatan Prof. Dr. Çalış, "Kalp hastanemizde yapılacak olan çalışmalarla ilgili olarak hayırseverlerimizden destek istedik. Bir çok hayırseverimiz bu konuda bize destek oldular. Erciyes Üniversitesi’nin hayırseverlerimizin gözünde ayrı bir yeri var. Biz çalışmalarımıza devam edeceğiz ama Kayseri işini bilir hayırseveri yapsın anlayışı çok doğru değil. Devletimizden de elimizden geldiği kadar en iyi bütçeyi almaya çalışıyoruz" ifadesinde bulundu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda bulunan MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy’un da destek olduğunun altını çizen Rektör Çalış, " HP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy’a da bu konu ile ilgili dosya verdik. Devletimizin yaptıracağı işler var, hayırseverlerimizin yaptığı işler var. Biz şehrin dinamikleriyle çok iyi anlaşıyoruz. Biz onlara onlar bize destek oluyor. Erciyes Üniversitesi ilk 10’daysa biz Kayseri’nin reklamını yapıyoruz. 20196 yılı verilerimiz iyi çıkarsa araştırma üniversiteleri arasında yine ilk 10’da olacağız. Biz gelecekten çok ümitliyiz. 2019 yılını iyi geçirdiğimize inanıyoruz. 5 yıl içinde ilk 5’i zorlayacağız. İnşallah biz bunu da başaracağız.
Bizim aldığımız tedbirlerle dünya genelinde ilk 500 üniversite arasına gireceğiz. Bunu benim öğretim üyelerim, idari kadrom ve öğrencilerimizin desteği ile yapacağız" diye konuştu.
Kadro açılmadığı için bir kaç profesörün Erciyes Üniversitesi kadrosuna alınamadığını söyleyen Rektör Çalış, "Sayın Cumhurbaşkanımızın izin ve destekleri ile 220’nin üzerinde kadro aldık. Bunun 50 tanesi profesör kadrosu. Öğretim üyelerimize kadro sıkıntımız olmadığını söyledik. Gelecek dönemde biz performansa göre atama yapacağız. Eğer faaliyet içinde değilse akademik çalışmalara katılmıyorsa bekleyenleri profesör yapmam. 3 yıl iki yıl bekleyen kişiye değil çalışan kişiye profesörlük veriyorum. Atamalar ve yükseltmelerde liyakata çok dikkat etmeye çalışıyorum. Yeni alacağım kişilere en büyük referansınız kendinizsiniz diyorum. Bizim için vatansever olması çok önemli. İsterse Nobel ödülü alsın vatansever değilse o kişiyle işimiz olmaz. Görüşü ne olursa olsun, burası siyasi bir kurum değil. En güzel referans CV’dir. Referans da önemli ama bir yaptığı işlere bakıyoruz. Liyakata önem vermezseniz diğer üniversitelerle yarışamazsınız. Devletimiz de bunu ister, milletimiz de bunu ister. Biz liyakatı iyi ise falan parti veya falan milletvekili de referans olduysa onu da değerlendiririz ama birinci kriterimiz liyakat" şeklinde konuştu.
"Bir üniversite her konuda en iyi olamaz. Biz kök hücrede ve kemik iliği naklinde öndeyiz" diyen Rektör Mustafa Çalış, organ nakli konusunda ise şunları söyledi:
"Belli bir standardı yakalamamız gerekiyor. Bizim iki öğretim üyemizi organ nakli ile eğitim görmesi için İstanbul’a gönderdik. Kısa zamanda sertifikaları alacağız. Bu konuda elimizden geldiği kadar çalışıyoruz. Organ nakli konusunda önümüzdeki yıllarda daha iyi olacağız"
FETÖ operasyonları sonrasında oluşan akademik boşluk nedeniyle sıkıntıların yaşanıp yaşanılmadığının sorulması üzerine ise Prof. Dr. Mustafa Çalış şu cevabı verdi:
"Allame-i cihan da olsa işimiz olmaz vatan hainiyse. FETÖ operasyonları sonrasında kadromuzda açık oldu ve etkilendik. Ama bu bizim için hiç önemli değil. Gerekirse Araştırma Üniversitesi’ni kaybedelim, Türkiye genelinde 15 veya 20’inci sırada olalım. Ama vatan hainleri ile işimiz olmasın. Şu anda üniversitemizin kadrosu çok iyi. Onlar gidince biz geri mi kaldık hayır. Önemli olan vatanın birliği bütünlüğü ve devletimizin devamlılığıdır. Biz onları takmıyoruz. Kim olursa olsun, ailenizi ve vatanınızı sevin diyorum. Hiçbir cemaat hiçbir kurum aile ve vatan sevgisinin üzerinde olamaz. Ben hep bunu telkin ediyorum öğrencilerime. 160’a yakın 15 Temmuz döneminde atılan personel var. Bizim dönemimizde de oldu. 3 idari personel, 4 akademik personelin kararını aldık YÖK’e gönderdik. Halen soruşturması devam eden personeller var. Soruşturmaların sonunda herhangi bir iltisakı olmadığı ortaya çıkanlar da oluyor. Güvendiğimiz ekip tarafından soruşturuluyor ve karar veriyoruz. Soruşturma komisyonu ne karar veriyorsa onların kararına saygı duyuyoruz. Halen mücadele devam ediyor. Kısmen etkilendik, araştırma üniversiteleri içinde en fazla biz etkilendik ama kendi ekibimizle çalışarak ilk 10’da da kalırız."