Mehmet Şimşek'in Hazine ve Maliye Bakanlığı'na, Hafize Gaye Erkan'ın Merkez Bankası Başkanlığı'na getirilmesiyle ekonomide yeni dönem resmen başladı. Bu kapsamda ülkeye yatırımcı çekilmesi ve enflasyonun düşürülmesi için çalışmalar hızla devam ediyor. Ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bakan Şimşek, dünya normlarına uygun ve kurala dayalı politikalar güdüldüğü sürece Türkiye'ye kaynak akışında sorun olmayacağını söyledi.
Yeni Şafak gazetesine konuşan Bakan Şimşek, geçtiğimiz hafta JP Morgan'ın İstanbul'da organize ettiği yatırımcı toplantısına ilginin oldukça büyük olduğunu söyledi. Şimşek, "İstanbul'da JP Morgan'ın ev sahipliğinde yaptığımız toplantıya ilgi çok büyüktü. Yatırımcılara da anlattım sunumumda. O toplantıda 'Bana dünyada nüfusu 85 milyon ve kişi başına milli geliri 10 bin dolar olan kaç ülke sayabilir misiniz?' dedim. 'Türkiye hariç 5 tane ülke var' dediler. ABD, Çin, Rusya, Meksika ve Japonya… 6'ncı ülkeyi sayamazsınız. 6'ncı ülke Türkiye." dedi.
Ülkeye yatırımcı gelmesi için 2 kritere dikkat çeken Şimşek, "Dolayısıyla Türkiye potansiyeli de pazar büyüklüğü de çok büyük bir ülke. Biz dünya normlarına uygun, kurala dayalı politikalar güdersek Türkiye'ye kaynak akışında herhangi bir sorun olmaz. Potansiyel kesinlikle vardı görüşmelerimizde. Biraz bekle gör modundalar, doğru adımlar atıldığına inanıyorlar. Bunların devamı gelir mi, noktasında bir bekle gör modundalar." ifadelerini kullandı.
Atılan adımlarla enflasyonun kalıcı bir şekilde düşürülmeye çalışıldığını belirten Şimşek, "Amacımız, bir geçiş dönemi sonrası kalıcı bir şekilde enflasyonu aşağı çekmek. Merkez Bankası'nın da tahminlerinden göreceğiniz gibi, enflasyon önümüzdeki birkaç ay içerisinde geçici bazı faktörler nedeniyle artışa devam edecek. Bizim bütçe dengelerini iyileştirmek, depremin yaralarını sarmak için yaptığımız bazı vergi düzenlemeleri var. Bu vergi düzenlemeleri de tabii enflasyonist ama bu bir daha tekrarlanmayacak. Bir kerelik yaptığımız bir düzenleme bu." şeklinde konuştu.
Şimşek sözlerini şöyle tamamladı: "Yine bu sene vatandaşlarımızın, toplumun değişik kesimlerinin geçmiş enflasyona karşı kayıplarını telafi için ciddi ücret artışları oldu. Biz inanıyoruz ki uygulayacağımız programla öngörülebilirlik artacak. Türkiye'ye kaynak girişi artacak ve önümüzdeki dönemde belirsizlik azaldıkça, cari açık daraldıkça inanıyorum ki kurda göreceli bir istikrara doğru gideceğiz. Bu da enflasyonu ve beklentileri olumlu yönde etkileyecek."