ilerinin tabiri caizse para bastığı yönünde bir düşünce var. Oysa gerçek hiç de öyle değil. Yüzlerce akaryakıt bayisi son dönemde artan maliyetler ve düşük kar marjı nedeniyle zarar ediyor. Elektrik faturasını ve personel maaşını ödeyemeyen 4 bine yakın bayi kapanma riskiyle karşı karşıya. Birçoğu bulundukları yerlerle özdeşleşen bu köklü işletmelerin kapanması halinde işsizlik ciddi oranda artacak, devletimiz önemli oranda vergi ve gelir kaybı yaşayacaktır."
"KDV, ÖTV'YE DAHİL EDİLMELİ YA DA KDV İNDİRİLMELİ"
Okumuş, akaryakıt bayilerinin sorunlarının net, çözümlerinin ise basit olduğunu ifade ederek, taleplerini şöyle sıraladı:
"Akaryakıt bayilerinin faaliyetlerine devam edebilmesi ve ülke ekonomisine katkı sağlayabilmesi için kar marjları en az yüzde 15 olmalı ve enflasyona karşı da korunmalıdır. Uzun zamandır söylediğimiz ve ısrarla söylemeye devam edeceğimiz diğer konu KDV'nin ÖTV'ye dahil edilmesi veya KDV'nin indirilmesidir. Ayrıca, dağıtım şirketlerinin yaptığı indirimlerde bayilerden hiçbir kesinti yapılmamalı, indirimi yapan şirketlerin indirimleri kendi kar marjlarından karşılamalıdır.
Nakliye ücretlerinin kar payının içinde yer alması, çok cüzi bir karla çalışan bayileri mağdur etmektedir. Nakliye ücretleri kar payından ayrı olarak verilmeli ve bu ücret eskiden Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün yaptığı gibi kilometre bazında hesaplanmalıdır. Öte yanda, kredi kartı ile yapılan alışverişlerde bankaların aldığı komisyonlar önemli bir maliyet kalemidir. Kredi kartlarındaki komisyon bayilere yüklenmemeli, kartlı satışla nakit satış birbirinden ayrılıp, iki ayrı fiyat uygulanmalı. Kredi kartı komisyonlarının yüzde 50'sini bayiler, yüzde 50'sini dağıtım şirketleri karşılamalıdır''